CCTV Güvenlik Kamera Kurulumu, Model ve Özellikleri Hakkında Tavsiyeler
Güvenlik kamerası almak istiyorsunuz fakat kafanızda soru işaretleri oluşuyorsa tam size göre bir rehber hazırladık. Bu yazı ile birlikte güvenlik kameraları hakkında her şeyi öğreneceksiniz.
Kullanılmak istenen güvenlik kamera sistemi için araştırma yapılırken öncelikle ihtiyaçların belirlenmesi oldukça önemlidir. Sonrasında sistemin doğru bir şekilde yapılandırılabilmesi için aşağıdaki konulara dikkat etmek gerekir;
- Kamera Seçimi
- Lens Seçimi
- Kayıt Cihazı Seçimi
Şimdi tek tek bu konuları daha ayrıntılı olarak ele alalım.
Haber programlarında, televizyonda ve internet üzerinde sürekli güvenlik kamerası görüntüleri ile karşılaşıyoruz. Güvenlik kamera sistemleri; kendimizi veya ailemiz ile çalışanlarımızı özellikle biz orda olmadığımızda korumanın en önemli yollarından biridir. Ancak bu konuda; fiyat, yeterlilik ve kullanım açısından değişiklik gösteren oldukça geniş bir ürün yelpazesi mevcuttur. İşte biz bu rehberde doğru soruları sorarak, sizlerin en uygun ürünü bulmanızı hedefliyoruz.
Güvenlik Kamera Sistemi Nedir?
Açıkçası insan bir anda her yerde olamaz. Bütün korumak istediğin bölgeleri, bir güvenlik görevlisi tek başına izleyemez. Ancak güvenlik sistemleri, tek bir güvenlik görevlisi ile tüm bölgelerini izlemeneolanak sağlar. En basit tanımıyla, kamera güvenlik sistemi bir kamera, bir monitör, bir kayıt cihazı ve onları bağlayan bir kablodan oluşur. Bu tarz sistemlere kapalı devre televizyon sistemleri(CCTV) denir. Bu tarz sistemler, orada olmadan izlemek istediğiniz bölgeyi izlemenize yardımcı olurlar.
Sistem Seçimi Nasıl Yapılmalıdır?
Kullanılacak güvenlik kamerası sistemi ihtiyaçları tamamen karşılaması ve en uygun maliyetle kurulabilmesi için sistemde kullanılacak bileşenlerin ve teknolojinin çok iyi belirlenmesi gerekir. Rehberimizin bu bölümünde kullanılacak bileşenlerin ve teknolojileri ayrı ayrı ele alarak sizlere yardımcı olmaya çalışacağız;
1-Kamera Seçimi Nasıl Yapılır?
Güvenlik kamera sisteminin en önemli bileşenlerinden bir tanesi şüphesiz kameralardır. Sisteme dahil edilecek kameralar belirlenirken kullanılan teknoloji, kullanım yeri ve kullanım amacına göre farklı alternatifler değerlendirilebilir. Buradaki en önemli konu, ihtiyaçların tam olarak belirlenmesi ve bu ihtiyaçları en uygun maliyetlerle karşılayacak ürünlerin tespit edilmesidir. Bu aşamada kamera çeşitlerini inceleyeceğiz;
a) Kullanılan Teknolojiye Göre Kameralar
a-1) Analog Kameralar
Analog kameralar, pazarda en fazla karşılaşılan ve daha eski teknolojiye sahip ürünlerdir. Montajının kolay ve maliyetlerinin düşük olması nedeniyle diğer ürünlerden önce dikkat çeken analog kameralar, çözünürlük konusunda çok yüksek rakamlara ulaşamazlar. Çalışma prensipleri oldukça basittir. Sabit ya da hareketli kameralar ile çekilen görüntü UTP kablolar üzerinden kayıt cihazına (DVR) iletilir. Kayıt cihazı bu görüntüleri dijitale çevirip yüksek kalitede saklar.
Gelişen teknoloji sayesinde analog altyapıyı kullanarak 1080p ve 720p çözünürlükte görüntü alabilen AHD kameralar ve HD-CVI kameralar üretilmiştir. Bu kameralar geleneksel koaksiyel kablolar üzerinden analog video sinyallerini ileterek yüksek çözünürlükte görüntüler alınmasına imkan vermektedir.
a-2) IP Kameralar
IP kamera tıpkı bilgisayar gibi doğrudan bir ağa bağlıdır. Video direkt olarak dijital ortama kaydedildiği için onu dijitalleştirmek için bir DVR’a ihtiyacınız olmayacaktır. Kamerayı bir kayıt cihazına bağlamanıza gerek kalmaz, çünkü her cihaz networke bağlıdır. Ayrıca IP kameralar daha ince, daha esnek ve koaksiyonel kablodan daha kullanışlı olan internet kablosu kullanır. Çoğu IP kamera internet kablosu ile enerji alabilir ve tek kablo DVR’daki ikiz kablodan çok daha rahattır. Çözünürlük konusunda da analog kameralara göre daha avantajlı durumdadır.
b) Kamera Türüne Göre Kamera Çeşitleri
b-1) Kutu Kameralar
En eski kamera türü kutu kameradır.Hava koşullarına uygun olmayan bir kameradır ve objektifsiz satılır. İlk bakışta az kapasiteli bir kamera gibi görülebilir, ancak endüstri standardı geniş çerçevesi, süper geniş açıdan, yüksek zooma kadar ihtiyacınız olan her tür görüntü için uygun mercek alabileceğiniz anlamına gelir. Bu kameranın boyutlarının büyüklüğü, zorlu çekimler için gerekli elektronik parçaları içermesine imkân verir. Bu da onu iyi bir tercih haline getiriyor. Bu kamera hava şartlarına uygun olmadığından açık alanda kullanımında kamerayı bir gövdenin(kamera muhafazasının) içine monte etmeniz gerekir. Farklı hava şartları için farklı gövde seçenekleri vardır.
b-2) Bullet Kameralar
En sık kullanılan kamera türüdür. Bullet kamera hava şartlarına uygun gövdesi ve gelişmiş gece görüş performansı için kızılötesi aydınlatmalı objektifiylebirlikte mermi şekilli bir kameradır. Objektifi değişken ya da sabit odaklı olabilir. Kızılötesi aydınlatması olmayan bullet kameralara lipstick kamera denir. Bu tip kameralar kurulumu en kolay kameralardır. Dirsek kurulumu sırasında tam olarak istediğiniz görüntüyü almak için kamerayı sağa-sola, aşağı-yukarı hareket ettirebilir, döndürebilirsiniz. Tabi ki dirsek ve ayarı gevşetmediğiniz ya da motorlu dirsekli bir kamera almadığınız sürece kamerayı tekrar hareket ettiremezsiniz. Çoğu kamera dirseğin kameranın altına veya üstüne monte edilmesine uygundur. Bu da kamerayı bir duvar veya tavana ya da herhangi bir çıkıntıya asmanıza olanak sağlar.
b-3) Dome Kameralar
Dome kameralar, bullet ya da kutu kameralara göre daha az fark edilir olduğu için özellikle estetik kaygılarla tercih edilir. Üstelik bu kameraları günlük hayatta bir bakışta tespit etmek daha zordur. Dome kameralar, sabit ya da değişken(varifokal) odaklı objektifli olabilirler. Kızılötesi aydınlatmalı da olabilirler. Çoğu dome kamera tavana ya da bir çıkıntıya monte edilebilir şekilde tasarlanmıştır, fakat bazı kameraların görüntüleyici düzeneklerinin dönüşü için duvara monte edilmeye uygundur. Fiziksel saldırılara karşı dayanıklı dome kameralar olarak bilinen gövdeleri güçlendirilmiş kameralar, zorlu koşullardaki uygulamalar için iyi bir tercihtir. Bu kameraların şekli sadece havaya uçan taş parçası ve çekiç gibi ağır nesnelerin etkilerini iyi absorbe etmeye imkân vermez, bunun yanında kamera bir havlu ya da plastik torbayla kaplanamaz. Kubbe biçimindeki şekli, kamera üzerine atılan bir ipin kamerayı düşürmesine izin vermek yerine ipin kolayca kaymasını sağlar.
b-4) PTZ Kameralar
Aşağı ve yukarı (tilt), ileri ve geri (pan) hareket edebilen, zoom-in(yaklaşma) ve zoom-out (uzaklaşma) yapmaya imkân veren bir operatörü olan motorlu kameralara PTZ (pan-tilt-zoom) kameradenir. Genellikle tek bir PTZ kamera fiyatına birkaç normal kamera alabilirsiniz. Birkaç sabit kamera aynı anda tüm sahneyi görmenize imkân verir. Bir PTZ tüm sahne boyunca kayarak hareket edebilir ve sonra tek bir noktaya zoom yapabilir, ama tabi ki sadece kameranın işaret ettiği noktayı görebilirsiniz. Eğer belirli bir yön ve belirli bir noktadan PTZ işaretiniz olursa, sabit bir kameranın kapsamında olmayan herhangi bir noktadaki aktiviteyi görme ya da kaydetme imkanınız olur, fakat diğer alanlarıkaçırabilirsiniz. Bu nedenle özellikle çok geniş alanlarda genel bir bakış vermek için kullanılan PTZ kameralar, endişe duyulan alanlara odaklanmış sabit kameralar tarafından desteklenebilir.
2-Lens Seçimi Nasıl Yapılmalıdır?
Lens seçiminde dikkat edilmesi gereken 2 önemli başlık vardır. Bunlardan biri kamera ile uyumlu lensin belirlenmesi(A) diğeri ise ortama uygun lensin belirlenmesi(B)’dir.
a) Kamera ile Uyumlu Lensin Belirlenmesi
Ortam koşulları ve kullanıcı isteğine bağlı olarak en uygun kamera seçiminin yapılması, CCTV güvenlik sistemi kurulumunun ilk aşamalarından biridir.
Projede kullanılacak kameranın “Kutu (Box) Kamera” türü olmasıyla, bu kameralara takılan ve istenildiğinde kolaylıkla değiştirilebilen harici lensler ön plana çıkmaktadır.Kutu kameraya uygun lens seçimi yapabilmek için kameranın çözünürlüğü, formatı ve lens montaj/bağlantı şekline dikkat edilmelidir.
a-1) Kamera Çözünürlüğü
Elde edilen görüntünün kaliteli olabilmesi için yalnızca kamera çözünürlüğünün yüksek olması yeterli değildir, takılan lensin de aynı çözünürlüğü desteklemesi gerekmektedir. Örneğin 2 megapiksellik bir görüntü elde edebilmek için Karel Full HD (2 megapiksel) kameralar ile birlikte kullanılacak lens, uyumlu Karel lenslerden biri olmalıdır.
a-2) Kamera ve Lens Formatı
Tıpkı CCTV kamerada olduğu gibi lensler de format boyutlarına (1/2”, 2/3”, 1/3”, 1/4” vs.) göre sınıflandırılmaktadır. Lens formatı, görüntülenecek alanın çap oranına göre belirlenmektedir. Kamera formatı ile lens formatının aynı seçilmesi en uygun çözümdür. Lens formatı, kameranın formatından küçük olduğunda sensör dışında kalan yerler görülmez.
a-3) Kamera Lens Seçimi
Kamera formatı ile lens formatının aynı seçilemediği durumlarda, lens formatı kamera formatından daha büyük seçilebilir. Örneğin, kamera formatı 1/3” ise lens formatı 1/2” olabilir; ancak 1/4” olamaz. Ancak bu durumda da görüntülerin köşeleri siyah olarak kalır.
b) Ortama Uygun Lensin Belirlenmesi
b-1) Odak Uzaklığı (Fokal Uzaklık)
Kamerada bulunan sensör ile lens üzerinde bulunan optik merkez arasındaki mesafeye odak uzaklığı adı verilmektedir. Bakış açısının geniş olmasını istediğimiz alanlarda odak uzaklığını düşük seçmeliyiz. Bu sebeptendir ki odak uzaklığı yüksek olan lenslere dar açılı lensler de denmektedir. Odak uzaklıklarına göre lens tipleri aşağıdaki gibidir,
– Sabit Odaklı Lensler: 3.6 mm gibi odak uzaklığı sabit olan lenslerdir.
– Değişken Odaklı (Varifokal) Lensler: 3.5 – 8 mm gibi odak uzaklıkları birbirine çok yakın olan lenslerdir. Bu lens türünde odak uzaklığı, ortam koşullarına göre değiştirilebilir.
– Zoom Lensler: Odak uzaklıkları geniş bir aralıkta değişen lensler zoom lensler olarak adlandırılır.
b-2) İstenen Görüş Alanı (Görüş Açısı)
Bir kameranın görüş alanını belirleyen faktörler nesnenin boyutu (en ve boy) ve nesneye olan mesafe kameranın görüş alanını belirleyen en önemli faktörlerdir. Uygun görüş alanını elde etmek için lensin odak değerini değiştirmek yeterlidir.
Lens Aralığı Görüş Mesafesi
2.8 – 5 mm < 10 m
4 mm ~ 10 m
6 mm ~ 15 m
8 mm ~ 20 m
12 mm ~ 30 m
16 mm ~ 40 m
b-3) Işık Ayarı (Işıklandırma)
Ortamda bulunan ışık seviyesinin değişmesi görüntüyü etkilen faktörler arasındadır. Uygun irisli lens seçilmediği takdirde izlemenin net olarak yapılamaması, görüntünün tamamen kaybolması gibi problemler oluşur. Lenslerin çalışma prensibi, insan gözünde bulunan irisin çalışma prensibi gibidir. Lens kontrol türüne göre 4 çeşit iris kontrolü vardır:
– Sabit irisli lens: Fabrika gibi ışık seviyesinin 7/24 değişmediği ortamlarda ise sabit irisli lensler kullanılır.
– Manuel irisli lens: Ortam ışığının zamanla değişim gösterdiği yerlerde iris seviyesinin değiştirilebildiği manuel irisli lensler kullanılmalıdır.
– Motorlu iris zoom lens: Bu tür lensler genel olarak profesyonel uygulamalar için kullanılmaktadır. Bir motor vasıtasıyla odak uzaklığı değiştirilerek görüntü hem büyütülür hem de ışık kontrolü otomatik olarak yapılır. Bu tarz lensler, diğer lenslere oranla daha pahalı ve ebat olarak da büyüktür.
– Otomatik iris lens (Video drive veya DC drive): İris kontrolünün video işaretine göre tetiklendiği sistemler Video Drive olarak bilinirken, kameradan gelen DC gerilime göre yapıldığı sistemler ise DC Drive olarak adlandırılmaktadır. Video Drive veya DC Drive olarak adlandırılan iris kontrolü oto-iris olarak da adlandırılmaktadır ve genellikle ışık kontrolünün elle yapılamayacağı yerler için kullanılmaktadır. Günümüzde genel olarak iris kontrolü, DC Drive üzerinden yapılmaktadır.
b-4) Işık Toplama Kapasitesi (Açıklık Oranı / F-Stop)
Lensin ışık toplama kapasitesi, görüş alanına düşen ışık miktarının ayarlanması için kullanılmaktadır. Literatürde f simgesi ile gösterilen ve “F-Stop” olarak adlandırılan ışık toplama kapasitesi sayesinde lensin ışık geçirme yeteneği belirlenir. F-Stop değeri ne kadar düşükse ışık geçime yeteneği o kadar büyüktür. Başka bir deyişle daha az ışıkta daha net (aydınlık) görüntü yakalanabilmektedir. Örneğin, f:1.5 olan bir lens f:1.2 olan lensten daha az ışık geçirdiğinden elde edilen görüntü daha karanlık olacaktır.
3) Kayıt Cihazı Seçimi Nasıl Yapılır?
Bu bölümde kameralardan gelen görüntüler nasıl kaydedilir ve kayıt cihazı seçimi nasıl yapılır sorularını aydınlatmaya çalışacağız.
Güvenlik kameralarından gelen görüntüler, CCTV kablolama tesisatı üzerinden geçerek analog ve dijital olarak kayıt platformlarına ulaşır. Analog olarak kullanılan kayıt cihazı DVR olarak adlandırılır. Dijital olarak kullanılan sistemlerde network tabanlı IP kameralardan gelen görüntüler NVR ve yazılım tabanlı server üzerinde çalışan yazılımlar vasıtasıyla kayıt yapılır.
a) DVR Nedir?
CCTV sistemlerinde, güvenlik kameraları üzerinden gelen görüntüyü kayıt altına alabilen cihazlara Dijital Kayıt Cihazı (DVR) adı verilmektedir. Dijital Kayıt Cihazları kompakt bir yapıya sahip olup görüntü ve ses kaydı, uzaktan izleme, yedek alma, kayıtların oynatılması gibi özelliklere sahip olabilmektedir.
Kayıt cihazları, ihtiyaca göre ve mevcut CCTV sisteme göre değişiklikler göstermektedir. CCTV sistemlerinde genellikle 4, 8, 16 ve 32 kanal DVR çeşitleri kullanılmaktadır. Kanal sayısı, CCTV sistemi üzerindeki bağlanabilecek kamera miktarına göre çeşitlenmektedir. Örneğin; CCTV sisteminde 4 kamera bulunuyorsa 4 kanal DVR cihazı, 8 kamera bulunuyorsa 8 kanal dijital kayıt cihazı kullanılabilmektedir.
+ Avantajları; uygun maliyetli bir çözümdür, kurulumu oldukça kolay ve kurulum yapacak teknisyenler oldukça fazladır.
– Dezavantajları; tüm kameralar için kablolama gerektirir, kamera sayısına bağlı olarak DVR sayısı da artar, görüntü kalitesi sınırlıdır ve çözünürlük konusunda belirli bir sınırlama gerektirir.
b) NVR Nedir?
Networke bağlı IP kameralardan gelen görüntülerin kaydedildiği ve daha sonra bu görüntülerin tekrar network üzerinden izlenebilmesini sağlayan cihaza NVR (Network Video Recorder)adı verilmektedir. IP kameralardan gelen görüntüler, NVR cihazı aracılığıyla dijital olarak kayıt altına alınabilmektedir.
NVR cihazları, kameraların bağlanabileceği kanallardan oluşabilmektedir. Örneğin; IP kamera sisteminin 4 kameradan oluştuğu durumlarda, IP kamera NVR cihazı minimum 4 kanalı destekleyebilecek özellikle olmalıdır. Günümüzde kullanılan NVR cihazları, kayıt altına alınan görüntüyü H.264 protokolünü ile sıkıştırarak kaydedebilmektedir. Bu özellik sayesinde video kayıpları minimum düzeye inerken en az alana yüksek kalitede görüntü kaydedilebilmektedir.
+ Avantajları; kanal desteği DVR’dan daha fazladır, maksimum çözünürlük sunar, network altyapısını kullandığı için kablolama maliyeti düşüktür, kolay genişleme imkanı sunar, kolay yönetim ve bakım sağlar, PoE özelliği sayesinde fazladan enerji hattına gerek duymaz.
– Dezavantajları; çok fazla veri depolama ihtiyacına sahiptir.
c) Yazılım Tabanlı Kayıt Cihazı Nedir?
IP tabanlı kamera sistemleri için kullanılan bu çözümler ile bilgisayar veya sunucu üzerine kurulan kayıt yazılımları sayesinde kameralardan gelen görüntüler kayıt altına alınır. Yani kayıt işlemi için NVR gibi bir donanım almak yerine mevcut veya yeni eklenen sunucular kullanılır.
+ Avantajları; yazılım ve cihazların özelliklerine göre yüzlerce kamera bağlanabilir, bakım/işletim/yönetim çalışmaları oldukça kolaydır, müşteri talebine göre video analiz uygulamaları uyarlanabilir, kararlı kayıt platformu sayesinde kesintisiz kayıt sağlanır, 3. parti yazılım ve donanımlarla entegrasyon sağlanabilir, rak kabininde az yer kaplar, veri depolama güvencesi sayesinde kayıt kaybı en aza indirilir.
– Dezavantajları; yazılım ve lisans maliyetleri yüksek olabilir, kurulumu için yetkin teknisyen gerektirir.
Soru ve Cevaplar
IP Kamera ve Analog Kamera Arasındaki Fark Nedir?
İlk önce kullanılacak kameranın hangi kategoride olacağına karar vermek, sonrasında çalışmanın daha verimli ilerlemesini sağlayacaktır. Kabaca kameralar teknolojik olarak iki kategoriye ayrılır; Analog ve dijital/IP kameralar. Analog kameralar daha ucuz, kurulumu daha kolay, birçok uygulama için yeterli ve daha önce hiçbir deneyimi olmayan kullanıcılara daha uygundur. Dijital kameralar ise, daha esnek, yüksek kapasiteli, kurulumu uzmanlık gerektiren, biraz daha pahalı ve yeni kullanıcılar için daha karmaşıktır. Yüksek çözünürlüklü IP kameralar, yüksek çözünürlüklü analog kameralara göre daha yaygındır. Analog kamera tercih edenler daha ucuz ve kolay kullanılabilen bir kamera isteyenlerdir. Dijital kamera tercih edenler ise, yüksek çözünürlüğü ve bunun sağladığı geniş görüş alanını önemseyenlerdir. Duyarlı bir güvenlik kamerası kullanıcısı, kendi gerekliliklerine en uygun şartları barındıran kamera tipini seçecektir.
Güvenlik kamera sistemi, kurulu bir halde ise bunu diğeri ile değiştirmek pahalı ve zahmetli bir işlem olur. Bir kere kararınızı doğru vermeniz gerekir. Aldığınız sistemi uzun bir süre kullanacağınızı göz önünde bulundurun. Profesyonel ekipmanlarda 5-7 yıl arası, tüketici ekipmanlarında 3-5 yıl, hatta iyi kontrol edilen ve bakılan sistemlerde çok daha uzun kullanım ömrü vardır.
IP mi, Analog mu? Hangisini Seçmeliyim?
IP mi analog mu diye düşünürken, ilk göz önündebulundurmamız gereken şey çözünürlüktür. Yüksek çözünürlük, alan derinliği de yüksek olacağı için daha uzak mesafeleri net bir şekilde gözetleyebilmemize olanak sağlar. Bizim görmek istediğimiz alanın ne kadar olduğunu saptamamız karar vermemizde bize yardımcı olacaktır. Aslında kamerayı koyduğumuz yer ve gördüğü alanın derinlik isteyip istemediği, bize gereksinim duyduğumuz cevabı verecektir.
IP Kameralar DVR’a Kayıt Yapar Mı?
IP kameranın görüntüsünü DVR’a kaydedemezsiniz. Aksine IP kameralar, NVR veya yazılım tabanlı kayıt cihazlarına kayıt yaparlar. Bazı ağ bağlantılı depolama sürücüleri, NVR uyumludur ve kolayca birbirlerine bağlanabilirler. Bunun yanında bazı kamera modellerinin ise SD kart yuvası vardır ve karta kayıt yapabilir. Bu dahili depolama yöntemi az sayıda kamera kullanan, kullanıcılar için iyi bir çözüm olarak görülebilir.
Çözünürlük Ölçüleri Nelerdir?
Öncelikle, aslında kaç piksel kameraya ihtiyaç duyduğumuzu bilmemiz gerekiyor. 720p bir kamera 1280 piksellik görüntü verir. 1080p bir kamera 1920 piksellik, 5 megapiksel kamera ise 2592 piksellik görüntü verir. Hepsi aynı görüntüdür, fakat her piksel görüntünün daha küçük bir parçasını kaplar. Bu, daha yüksek çözünürlük gücü anlamına gelir. Geniş görüş alanında, her piksel daha esnetilmiştir ve görüntünün her noktasını görmek için daha az piksel kullanılır. Bu nedenle geniş objektifte görüntü alırken, nesnenin ne ya da kim olduğunu anlamanız için kameraya yakın olması gerekir. Dar görüş alanında, daha çok piksel konuyu çözmeye uygundur ve bu sebeple kameradan daha uzakta olan bir konuyu tanımanız mümkündür. Eğer çok geniş ve çok uzak bir alanın net görüntüsüne ihtiyacınız varsa aynı kamerayı kullanamazsınız.
Ne Kadar Çözünürlük Gerçekten Yeterlidir?
Ne kadar piksel yahut dikey televizyon çizgisine ihtiyacımız var? Bu aslında zor bir soru. En yaygın davranış, denemek ve piyasada bulunan ve alabileceğimiz en yüksek çözünürlüklü kamerayı almaktır. Tabi bu proje kaynaklarımızı en iyi şekilde kullanmamızı sağlayan bir yöntem değildir. Çoğu zaman iki tane 1.3 megapiksel kamera sahibi olmak bir tane 3 megapiksel kamera sahibi olmaktan daha iyidir. Diğer bir deyişle kameranın ne kadar piksel sahibi olduğundan ziyade, bizim bu piksellerle ne yapacağımızdır önemli olan. Daha fazla piksel demek, daha keskin görüntü demektir. Daha az piksel ise tabi ki daha bulanık görüntü demektir.
Bant Genişliği Nedir Ve Neden Önemlidir?
Doğru yönlendirici switchi seçebilmek için, cihazınızın kullandığı bant genişliğini bilmeniz gerekir. Bant genişliği teorik olarak, bir ağın ne kadar bilgi aktarabilme kapasitesi olduğudur. Mesela su örneği üzerinden gidersek, eğer bir yerden bir yere su aktarmak isterseniz, borularınızın yeterli genişlikte olması gerekir. Eğer borularınız yeterince kalın değilse, yüksek basınçta, fazla miktarda su aktaramazsınız. Daha hızlı ve daha çok su aktarmak için, daha geniş borular döşemek zorunda kalırsınız. Ethernet kapasitenizi de artırabilmek ve daha fazla bilgi aktarabilmek için ise daha yüksek kalitede kablolar ve daha fazla bilgi hareketliliğini kaldırabilen, yüksek kapasiteli bir switch sahibi olmak zorundasınız. Kamera üzerinden, görüntü kalitesi, çözünürlük, kare hızı gibi özelliklerin ayarlarını değiştirip sıkıştırma sağlayarak da kullanılan bant genişliği miktarını değiştirebilirsiniz. Bu da, yüksek basınçta su vermeyip küçük kabloları kullanmaya benzer. Çoğu kamera üreticisinin sitesinde, bant genişliği hesaplayan sistemleri vardır. Bu hesabı yaparak ne yeterlilikte bir sistem almanız gerektiğine kolayca karar verebilirsiniz.
DVR’ların Limiti Nedir?
DVR büyük bir sıçramadır ancak tabi ki sınırları vardır. Her kamera bir kanala kaydedilir ve DVR’lar son teknolojiler ile maksimum 32 kanal kaydedebilirler. Eğer 32. kanalı ve kamerayı kaydetmek isterseniz, yeni bir DVR almanız gerekir. Bir diğer zorluk ise kablolamadır. Analog kamera, videoyu bir koaksiyonel kablo üzerinden aktarır. Ancak güç bu kablo üzerinden aktarılamaz ve onun için de ayrı bir kablolama gerekir. Ayrıca DVR içinde çıkış ve giriş kablosu olması gerekir. İkiz kablo oldukça kalındır ve kullanımı zordur. Yani hem DVR, hem güç kaynağı, hem kamera prize takılı olmalıdır ve ayrı kablolama gerekmektedir.
Kamera Montaj Yüksekliği Ne Olmalıdır? Önemli Midir?
Kameraların yüksekliği kameraların ne görmesi gerektiğine bağlıdır. Yüzleri kaydetmek için kullanılan kameraların yüksekliği kabaca zeminden 2,7 metreden aşağı ve 3,7 metreden yukarı olmamalıdır. Bu size bir yüzün görüntüsünü almak için en iyi şansı verir. Daha fazla bir yükseklikte insanların daha çok kafalarının tepelerini görürsünüz. Daha alçak bir yükseklik ve kamera açısı kameranın altında doğrudan bir ölü nokta oluşmasına sebep olur. Aktiviteyi (mesela park alanındaki veya bir depo ya da fabrikadaki aktiviteyi) görmek içinse daha yüksekte olmalıdır. Zeminden 5,5 ila 7,3 metre arası yükseklik yeterlidir. Araç plakalarının okunması içinse daha alçağa monte edilmelidir. Genellikle 0,9 ila 1,5 metre arası yükseklik önerilir. Ayrıca, plaka kameraları otopark girişi ya da sürüş yolu dönüşü gibi hızın normal olarak saatte 16 kilometrenin altına düştüğü tıkanma noktalarında olmalıdır ve tabi ki plaka numaralarını okuyabilmek için yeterli yükseklikte PPF sağlamanız gerekir.
Çevre İçin Hazırlık Yapmalı Mıyım?
Kameraların hava şartlarına uygun olup olmadığı,
dış mekan için üretilmiş kameralar olmaları ya da iç mekan için tasarlanan kameralar olmaları referans alınarak anlaşılabilir. Dış mekan kameraları olarak ifade edilen kameralar hava şartlarına uygundur, iç mekan kameralar ise uygun değildir. Bir dış mekan kamerasını iç mekanda kullanmak için tabi ki de önünüzde hiçbir engel yoktur. Ama bir iç mekan kamerasını, dış mekanda ancak ilk yağmura ya da çok sıcak veya çok soğuk havaya kadar kullanabilirsiniz. Kameranın şiddete maruz kalmasından korkuyorsanız fiziksel saldırılara dayanıklı, güçlendirilmiş gövdeli bir kamera seçmelisiniz. IP koruma sınıfı, elektroniklerin dış etkilere olan dayanıklılığını ölçer. En yüksek IP derecesi 10’dur, ki bu 4,5 kilogram ağırlığın 40 santimetre yükseklikten bırakılmaya dayanıklı olduğu anlamına gelir. Şaşırtıcı şekilde “patlamaya dayanıklı” kameralar, patlama etkilerine dayanabilen kameralar demek değildir. Patlamaya dayanıklı kameralar, daha çok petrol rafinerisi gibi patlama riski yüksek mekanlarda kıvılcım ve benzeri tehlikelere karşı sızdırmaz olarak tasarlanmışlardır. Başka bir deyişle “patlamaya dayanıklı” kamera patlamaya neden olmayan bir kamera demektir, patlamadan kurtulan değil.
Aydınlatma Nasıl Olmalıdır?
Çoğu güvenlik kamerasının 24 saat çalışması beklenir.
Bu nedenle aydınlatma koşullarına dikkat etmek gerekir. Kameranın normal çalışması sırasında görüş alanı çok karanlık olacaksa, iki seçeneğiniz vardır. Eğer yeterli olmayan az bir ışığınız varsa kullanılabilir ışığı arttıran bir kamera seçebilirsiniz. Hiç ışığınız yoksa ekstra aydınlatma kurarak ya da aydınlatmalı bir kamera seçerek ışık ekleyebilirsiniz. IR LED’ler ile yapılan aydınlatma, kenarları gölgede kalacak şekilde görüntünün sadece merkezini aydınlatır. Fakat kameradaki düşük ışık fonksiyonu, dijital işlemin bir sonucudur ve genellikle grenli ve rahatsız edici bir görüntü verebilir. Bu nedenle düşük ışık kamerası veya kızılötesi aydınlatmalı bir kameraya karar vermeden önce dikkatli düşünülmelidir. Düşük ışık kamerası sadece ışığı arttırır bu nedenle sahnenin sokak lambası gibi az da olsa bir ışığa sahip olması gerekir. Düşük ışık kapasiteli kameralar True D/N (gerçek gün/gece) veya D/N (gün/gece) olarak çeşitlenir. Dijital D/N olarak adlandırılan kameralar True D/N olarak adlandırılan kameralara göre daha çok ışık göre daha çok ışık gerektirir. Kızılötesi aydınlatmalı kameralar ise D/N IR olarak adlandırılır.
Kablosuz Kamera Kullanmalı Mıyım?
Kablosuz kameralar ilk bakışta çekici gelebilir, ancak dikkate alınması gereken birkaç faktör vardır. Her şeyden önce bant genişliği kaygıları nedeniyle yüksek kaliteli bir video sinyalini kablosuz olarak iletmek oldukça zordur. Bir alıcıya analog video gönderme yeteneğine sahip bir kablosuz verici çok pahalı olabilir. Bazı üreticiler daha az güçlü bir verici kullanımına olanak sağlaması için sinyali sıkıştırırlar. Bu da düşük kalitede bir videoya neden olur. Daha büyük bir problem ise enerjidir. Zaten elektrik prizine yakın yerleştirilmesi gereken kameranın enerji kaynağının kayıt cihazı veya anahtar yakınına yerleştirmenize izin veren video kabloları enerji kablolarıyla birlikte ilerler. Her halükarda elektrik prizlerinin yakınında olması gereken kablosuz kameraların dış mekânlara kurulumunu yapmak bir meydan okumadır. Parazitler kablosuz kameranın performansını düşürebilir. Kamera ve alıcı arasındaki duvarların malzemesi, elektrik tesisatından gelen RF paraziti, Wi-Fi yönlendiricileri, hepsi videonun kalitesini düşürür. Kamera ya da kablosuz alıcıya bir anten eklemek mümkündür ancak bu kablosuz iletim verimliliğinde sadece sınırlı bir ölçüde artış sağlayacaktır. Bu yüzden kablosuz kamera satın almaya karar vermeden önce bunun yerine mevcut kabloların fizibilitesi hakkında düşünülmelidir.
En Kolay Şekilde Güvenlik Kamera Sistemimi Nasıl Kullanırım?
İsterseniz kamera, kurulum, kablo ve kayıt cihazlarını ayrı ayrı da alabilirsiniz. Yahut ön montajlı kitlerden alabilirsiniz. Bu kitler, genellikle bir kayıt cihazı, bir kaç kamera, kablo ve güç kaynağından oluşan bir kombinasyondur. Genelde monitörler ayrı satılır. Kitlerle ilgili en büyük problem, gerçekten genel çözüme elverişli olmayan problemlere tek bedene uyan yaklaşımlarla çözüm bulmaya çalışmaktır.
Sonuç Olarak
Gördüğünüz gibi, bir güvenlik kamera sistemi satın almak ve kullanmak, öncesinde dikkatli bir düşünce ve planlama gerektiriyor. Kameranın yapabileceklerinden ne istediğinizi tam olarak anlamak, kameranın yeteneklerini anlamak ihtiyacınıza tam olarak uygun cihazı seçmenizi sağlar. Video denetleme sistemi, fiziksel koruma sisteminin sadece bir parçasıdır. Daha önce de söylediğimiz gibi, buna uygun ekipman ve uygun prosedürler ve bunları kullanmak için eğitilmiş personelin katılımı eklenmelidir. Güvenlik kamera sisteminiz kullanıma hazır olarak kurulduğunda, CCTV sisteminizin kullanımı için videoları nasıl ve nerede izleyeceğinize, kamera görüntüleriyle nasıl soruşturma yürüteceğinize, gelecekte kanıt olarak kullanmak üzere videoları nasıl kaydedeceğinize karar vererek prosedürleri geliştirmeniz gerekir. Bu prosedürler oluşturulduktan sonra gerekli işlemler için eğitimli personele ihtiyacınız vardır.
Bu kılavuzun sizlere, mevcut pazarda farklı kamera sistemleri arasındaki farklılıkları açıklamakta yardımcı olacağını umuyoruz. Belirli teknolojiler gelip geçse de, CCTV sistemi ürünleri için en temel ortak kavramları açıklamaya çalıştık. Güvenlik sistemleri teknolojileri gelişmeye devam ettikçe bu yazıdan öğrendiklerinizi aklınızda tutun. Böylece yeniliklerin getirdiği değerleri anlayabileceksiniz.
Views: 0
6 thoughts on “CCTV Güvenlik Kamera Kurulumu, Model ve Özellikleri Hakkında Tavsiyeler”
Mustafa Ceylan
Lütfen yardım edin ben yapamadım.
Nüket Aksan
Lütfen yardım edin ben yapamadım.
Emre Ayberk Akfırat
Teşekkürler yardımcı oldu
Ahmet Raşit Akoğuz
Çok bilgilendirici olmuş emeğinize sağlık
Sarper Akış
Gereken bilgileri size yazayım.
Rafi Akaş
Muş merkezden ben Rafi Akaş. Emeğe Saygı . 31-01-2018 16:32:09